Yeşil'in Elli Tonu ''OLYMPOS''

Herkesin yaz planları yapmaya başladığı şu zamanlarda ben baya yıllık izinlerimi bitirme noktasına geldim sayılabilir. Ancak yıllardır olduğu gibi 19 Mayıs'da Olympos'a gitmeme fikri benim için düşünülemezler arasında diyebilirim :)) Üstelik oraların en güzel zamanı Mayıs ayı oluyor. Deniz çok ısınmamış, etraf çok kalabalık değil ve ateş başında oturma durumları geçerliliğini hala koruyor :)) Yani yazın kim nasıl otursun Antalya sıcağında ateşin başında :)))

Olympos

Ben her yıl arkadaşlarımla böyle baya da kalabalık bir grup olarak Olympos'a gidiyorum. Kaç yıl oldu bilmiyorum artık sayamıyorum ama her yıl aramıza yeni katılanlarla büyüdükçe çoğaldık diyebilirim. Ne var bu Olympos'da insan her yıl aynı yere gider mi dediğinizi duyar gibiyim. Hatta oralar eskiden güzeldi şimdi bişi yok diyenler var etrafımda :)) Ama bence doğru zamanda doğru insanlarla doğru yerdeysen bu cümleleri kurmaya gerek yok diyebilirim :))

Olympos
Olympos'da ne var, nerede kalınır, ne yapılır diye sorarsanız hepsine verecek cevabım vardır :p Öncelikle nerede kalıcam diye düşünüyorsanız biz yıllardır hep aynı yerde Bayrams'da kalıyoruz. Çok alıştık birbirimize artık herhalde başka yerde kalamam diye düşünüyorum. Diğer yerler nasıl diye sorarsanız gerçekten fikrim yok :) Hepsi birbirine benziyor aslında ağaç evler :) Ama burası artık bizim yuvamız gibi oldu diyebilirim. Herkes çok sıcak kanlı, yemekler, kahvaltı ve fiyatlar gerçekten çok uygun. Diğer yerlere göre de denize en yakın mesafede olan yerlerden birisi. Yukarılardaki oteller de kalırsanız denize baya bir mesafe yürümeniz gerekebilir. Antik kentin içerisinden geçen güzel bir yoldan yürüyorsunuz. Taş, dere falan aşıyorsunuz ama geldiğinize değecek buna emin olabilirsiniz. Eskiden sahile geçiş ücretsizdi şimdi de çok pahalı değil ama antik kent olduğu için müze kart ile giriş yapılıyor ya da orası için çıkartılan kumsal kartı kullanabiliyorsunuz.
Çıralı
Sahil akşamları çok güzel oluyor yanınızda mutlaka fener falan olsun. Sahilde hiç ışık olmadığı için hava bulutlu değilse yıldızları görünce şaşırabilirsiniz. Şanslıysanız belki yıldız falan kayar dilek tutarsınız olur falan :)) Ben bekledim bu tatil kaymadı :))

Çıralı
Oralara gitmişken bisiklet kiralayıp Çıralı'yı gezmemezlik etmeyin limon, portakal ağaçları arasında hoş kokular falan kendinizden geçiyorsunuz. Hazır Çıralı tarafına geçmişken akşam sahilde bir yerde rakı-balık yapmamazlık etmeyin. Akşam gün batımında orada denize karşı rakı içmenin keyfi başkadır. Burada bulduğun huzuru başka yerde bulmak gerçekten bana alıştığımdan mı bilinmez zor geliyor. Ses yok, araba yok, taş bina yok, televizyon yok bunun yerine ağaç var, çardak var, sohbet var, toprak kokusu var. Kime yetmez ki bunlar :))


Bunların dışında akşamüstü kano kiralayıp gezebilirsiniz. Sahile bir de denizden bakmak istersiniz hiç şüphem yok :)) Eğer akşama haliniz kalırsa Kaktüs'de bir langırt oynar oradan Öküz'e gider biraz dans edersiniz. Yok efendim bu ne hareket insan tatil de bu kadar yorulur mu derseniz oturun çardak'ta muhabbet, sohbet kağıt ya da boş bir hamakta alın kitabınızı okuyun ya da ne bilim hiç bişi yapmayın sadece göğe bakın...

Olympos böyle bir yer çünkü :))



Turgut Uyar'ın şiirini yaşarsın akşam üstü orda;

İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları  da
Göğe bakalım

Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam birde ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumıyalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım

Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukca güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi 
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat 
Durma göğe bakalım!!! 

Eğer Olympos'a giderseniz Göğe Bakmayı unutmayın. Benim için de bakın... Eğer Mayıs'da gelirseniz belki karşılaşırız kim bilir :))











11 yorum:

  1. Şu an Olympos'tayım. Tamam senin için göğe bakıyorum 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaa ne güzel çok şanslısın :)))

      Sil
    2. Ben beğenmedim. Kabak Koyu'na, Kelebekler Vadisi'ne falan gidin :)

      Sil
    3. Buranın seveni de çok hiç sevmeyeni de :) Kabak Koyu'nu bende seviyorum ama denize uzak :) Kelebekler vadisi de çok güzel :)

      Sil
  2. haraika anlatmissin Nilay tesekkurler, insanin direk oraya isinlanasi geliyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Böyle bir his oluşmasına çok sevindim :)) benim çok sevdiğim bir yer :)))

      Sil
  3. Kıskandım vallahi. :) Bizim buralarda yağmur yağıyor. Montla dolaşıyoruz sen oralarda yazı getirmişin tatil yapıyosun. (İyide yapıyosun, keyifli günler dilerim.) :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu sene yaz gelmeyi düşünmüyor kuşlar misali ara ara güneye göç etmek lazım sanırım :) Yoksa hep yağmur hep mont olacak gibi :)

      Sil
  4. ah işte hayat ya. olimpos en sevdiğim yer yaaa. bi de biliyon mu orda büssürü deniz altı mağarası var yaaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benimde öyle çok seviyorum burasını :) yeraltı magaralarini bilmiyordum

      Sil
  5. Bloğumda ödüllü blog keşif etkinliği var ayrıca bir de çekiliş var beklerim sevgiler :)

    YanıtlaSil

Tasarım:Sawako Kuronuma